İnsanlık en aydınlık ama aynı zamanda belki de en karanlık, en kanlı dönemlerinden birini yaşıyor.
20’inci yüzyılın sonu, 21’inci yüzyılın başı ne de çok ümit vermiş,
duvarları yıkmıştı.
Oysa yaşadığımız zaman diliminde duvarları biz beyinlerimize, gönüllerimize örüyoruz. Hoşgörüsüzlük en uç noktalarına vuruyor insan saldırganlığının. Din, etnik ya da ekonomik kökenli çatışmalar gezegenin dört bir yanında, kan çiçekleri gibi açıyor.
Ama nafile,
Ne badireler atlattık biz. Ne dünya savaşları gördük, ne atom bombalarında kavruldu küçücük bedenlerimiz.
Demir perdelere hapsolduk onlarca yıl.
Ama umudumuzu hiç kaybetmedik. Her yokoluşta yeniden dirildik, çıktık kendi içimizden, varettik kendimizi...
İşte şimdi de, vakit o vakit... kalıcı farklılıklar yaratabilme potansiyelini yansıt..Tazele içini, umudunu...
Suat Özyaprak
Umudu ve kalıcı farklılıklar yaratabilme potansiyelini dışa yansıtmayı amaçlayan bir enstelasyon çalışması olan İçYüzey'in arka fonunu düşüşü simgeleyen ve dünyanın farklı yerlerinden toplanmış video görüntüleri oluşturmaktadır. Bu düşüş farklı merdivenlerden aşağıya yuvarlanırcasına iniş şeklinde görselleştirilmiştir. İzleyici enstelasyonun önüne geldiğinde kendi vücudunun ana çizgilerini görür ama kendi içini dolduran umudu simgeleyen görüntülerdir.
“İçYüzey” bir aynadır, yansıması kişinin içine, umuda uzanan....
Bu enstelasyon Kasa Galeri (Istanbul), Bjcem Bienali (İtalya) ve Centres des Arts Enghien Les Bains'de (Fransa) sergilenmiştir.